Arkeoloji

Mitanni

Yazar: Joshua J. Mark

Çevirmen: Serkan Alpkaya

Giriş

Hatti, Mitanni, Kassit Babil ve Mısır’ın Gösterildiği Mezopotamya Haritası

Mitanni Krallığı, (Assurlular Hanigalbat, Mısırlılar Naharin ve Metani olarak adlandırmaktadır) bir zamanlar bugünkü Kuzey Irak’tan Suriye’nin aşağısına uzanan ve Türkiye’yi de kapsayan, büyük bir ulus olarak kabul edilmektedir. Bugün Mitanni halkının kendisine dair çok az kayıt vardır ancak Mitanni kralları ile Assur ve Mısır kralları arasındaki yazışmalar ve dünyanın en eski at eğitimi kitabı, MÖ 1500-1240 yılları arasında gelişmiş refah bir ulusun mevcudiyetini kanıtlar niteliktedir. MÖ 1350 yılında Mitanni Krallığı, Mısır, Hatti Krallığı, Babil ve Assur ile birlikte “Süper Güçler Kulübü”nde yer alacak denli güçlüydü.

 

 

Mitanni Halkı

Mitanni Hanedanlığı, MÖ 1475-1275 yılları arasında Kuzey Fırat-Dicle bölgesi üzerinde hâkimiyetini sürdürmüştür. Mitanni kralları Hint-İranlıyken, o zamanlar Hint-İran dil ailesine mensup olmayan ve yerel halkın konuştuğu dili kullandılar. Bu dilin adı Hurricedir ve bu yüzden bu topraklar, bazı eski kayıtlarda “Hurriler veya Hurri Ülkesi” olarak anılmaktadır. Tarihçi Leick[1] “Mitanni’nin nüfusu ağırlıklı olarak Hurri asıllıydı. Ancak yönetici elitler, kendilerini Mariannu olarak adlandıran ve Indar, Uruwana ve Devalar[2] gibi Vedizmden geçen isimlere sahip tanrılara tapmış Hint-Avrupa savaşçılarıydı. Bu elitler, çocuklarının isimlerinden de anlaşıldığı gibi yerel halkla evlenmişlerdir” diye yazmıştır (120). Mitanni’nin başkenti Fırat Nehri’nin bir kolu olan Habur Çayı bölgesinde bulunan Wassukanni’dir.

Washukanni ismi, Kürtçe “bashkani” kelimesine benzerlik gösterir; “bash” kelimesi “iyi” anlamında kullanılır ve “kanî” kelimesi kuyu veya kaynak anlamına gelmektedir; bu nedenle “iyiliğin kaynağı” ve ayrıca “zenginlik kaynağı” olarak tercüme edilir. Bazı bilim insanları, Sikkan antik kentinin Washukanni bölgesinde inşa edildiğini ve kalıntılarının Suriye’deki Gozan yakınlarında bulunan Tell el Fakhariya (Tell Fekheriye) höyüğünün altında olabileceğini iddia etmişlerdir.

MÖ 1550’de Anadolu ve Mezopotamya Haritası

Büyük Krallık

Mitanni Hanedanlığı, gücünün zirvesindeyken, Habur’dan Mari’ye ve Fırat’tan Karkamış’a kadar olan ticaret yollarını kontrolünde tuttu. Hanedanlık ayrıca, Ninive’deki Yukarı Dicle ve onu besleyen kolların kontrolünü elinde tutuyordu. Mitannilerin müttefikleri, Güneydoğu Anadolu’daki Kizzuwatna; Ugarit ile Qanta arasında, denize doğru uzanan Asi Nehri’nin batısındaki Mukish (Alalah – Açana); Asi Nehri’ni doğu kıyısını Alalah’tan aşağıya doğru Halep, Ebla ve Hama ve oradan da Qanta ve Kadeş’e kadar kontrol eden Niya Krallığı’dır. Mitanni, doğuda Hurrice konuşan, bölgeleri bugünkü Kürdistan’a karşılık gelen Kassitlerle iyi ilişkiler kurmuştur. Suriye’nin kuzeyindeki Mitanni toprakları, batıda Doğu Anadolu’yla sınırlanmıştır ve doğuda Nuzi (Bugünkü Kerkük) ve Dicle Nehri’ne kadar uzanır. Güneyde, Halep’ten doğuda Fırat’taki Mari’ye kadar yayılmıştır. Bütün bu bölge, suni sulama olmadan tarım yapmaya elverişliydi. Sığır, koyun, at ve keçi yetiştirilmekteydi ve Mitanniler binicilik ile at arabaları konusunda ünlüydü. Sümerlerin kullandığı gibi katı ahşap tekerleklerden ziyade kendilerinin geliştirdiği hafif savaş arabası kullanmaları, arabaların daha hızlı ve daha rahat manevra yapabilmelerine olanak sağlamıştır.[3] Günümüzde Boğazkale yakınlarındaki Hattuşa arşivlerinin kazısında, dünyadaki en eski at antrenman kitapçığı bulundu. Bu kitapçık, MÖ 1345 yılına aittir ve dört tabletten (1080 satır) oluşmaktadır ve Kikkuli adlı bir at eğiticisi tarafından yazılmıştır. Kikkuli, giriş cümlesine şunları yazar: “Mitanni topraklarının usta at eğiticisi olan Kikkuli konuşur” ve devamında atlara verilecek uygun eğitimi ayrıntılı bir şekilde anlatır.

Kral Tushratta ve Hititlerin Gelişi

Kültürü ileri bir tarihte Assurlular tarafından yok edildiği için Mitanni’nin ilk kralları hakkında fazla bir bilgi yoktur; ancak ilk hükümdarların isimleri diğer ülkelerle yapılan yazışmalardan biliniyor. MÖ 16. yüzyılda en tanınmış krallar Kirta, Shuttarna ve Barratarna gibi gözüküyor. Kral Shaushtatar (hükümdarlığı takriben 1430 yıllar), Mitanni’nin sınırlarını Alalah, Nuzi, Assur ve Kizzuwatna’ya kadar genişletti. III. Tuthmosis (1479-1425) döneminde Mısır, Suriye bölgesini kendi denetimine alma konusundaki uzun süren mücadelesi neticesinde Mitanni’yi hâkimiyetinde olan Halep şehrinde bozguna uğrattı. Daha sonra Mısır Hanedanları ile Mitanni arasında, iki ulusun gücünü dengelemek maksadıyla anlaşmanın bir parçası olarak Mitanni Kralı Tushratta’nın kızı Taduhepa ile III. Amenhotep’in evlenmesine karar verildi. Bu anlaşma, Washukanni’de süren Tushratta ve önceki kralın akrabası Shuttarna (Artatama II olarak da bilinir) arasındaki iktidar mücadelesi esnasında yapıldı. Bu iktidar mücadelesinde Mısır Tushratta’yı desteklerken, Hitit Kralı I. Suppiluliuma da II. Artatama’yı destekledi. Hititlerin gittikçe artan gücünden korkan Mısır desteğini çekmesine rağmen Tushratta başarılı olmak için dimdik ayakta durdu.
I. Şuppiluliuma, diplomatik bıkkınlık ve artık Mısır’ın karşılık vermeyecek olmasının verdiği güvenle askerî güçlerini Washukanni’ye yönlendirdi ve bu şehre harabeye çevirdi. Tushratta oğlu tarafından öldürüldü; muhtemelen şehri en az hasarla kurtarmak için. Bu yenilgiden sonra Mitanni, Hitit kralları tarafından yönetildi.

Kral I/ Adad-Nirari’nin Taş Yazıtı

Assur’un Mitanni İşgali

Suppiluliuma, eski krallığı (Mitanni) başkentleri Halep ve Karkamış olmak üzere iki eyalete böldü. Bölgenin bir kısmı vassal bir devlet (Hanigalbat) olmasına rağmen bir dereceye kadar özerklik tanıdığı yerler de oldu. Belli bir noktadan sonra, bir zamanlar Mitanni egemenliğinde olan bölge, artık Assur İmparatorluğu’nun hâkimiyetine girdi. Bu Assur egemenliğinin tam olarak ne zaman olduğu belli değil ancak muhtemelen Hitit Kralı II. Murşili (MÖ 1321-1295) döneminde ve kesinlikle IV. Tudhaliya hükümdarlığından ve MÖ 1245 yılındaki Nihriya Savaşı’ndan[4] önceydi. Assur kralı I. Adad Nirari (MÖ 1307-1275 yıllarında hükümdarlığı sürdü), bir Hitit-Hanigalbat kralı Shattuara’nın sonradan görme olduğunu, onun gücüne nasıl meydan okuduğunu ve Mitanni’ye doğru ilerleyip, onların askerlerini nasıl ezdiğini ve I. Shattuara’yı zincirleyerek Assur kentine götürüp Assur hükümdarlarına sadakat yemini ettirdiğini anlatan yazıtlar bıraktı. Hâlihazırda özerk bir devlet olmasına rağmen, krallık Assur’a haraç vermek ve biat etmek zorunda kaldı ve artık Mitanni, bu olaydan sonra, bölgedeki diğer güçlerle eşit olarak kabul edilmemeye başlandı.

Şalmaneser (Shalmaneser) dönemine ait eski Assur kayıtlarında, Mitanni Kralı II. Shattuara’nın MÖ 1250 yıllarında, Ahlamu olarak bilinen göçebe bir kabilenin yardımıyla Assur’a karşı nasıl isyan ettiği anlatılmaktadır. Shattuara’nın askeri güçleri iyi örgütlenmişti ve tamamen silahlanmıştı; Assur askerlerinin su ihtiyaçlarını engellemek için su kaynaklarını ve yiyecek arama girişimlerini engellemek için de tüm dağ geçitlerini işgal etmişti. Tüm bunlara rağmen aç ve susuz olan I. Şalmaneser’in ordusu ezici bir zafer elde etmişti. Kayıtlarda 14.400 erkeğin öldürüldüğünü ve sağ kalanların ise kör edilip rehin olarak götürüldüğünü iddia ediyor. Yazıtlarında dokuz müstahkem tapınağın fethinden, 180 Hurri şehrinin “moloz tepelerine dönüştürüldüğünden” ve Şalmaneser’in “tıpkı bir koyun gibi Hitit ve Ahlamu müttefiklerini kılıçtan geçirdiği” bahsedilmektedir. Taidu’dan (Taite olarak da bilinir) Irridu’ya kadar olan şehirler ele geçirildi (bu bölge, bugün Kuzey Irak ve Suriye arasındaki yerdir) ve ele geçirilen yerler ayrıca Kaşiyari Dağları’nın etrafındaki bütün bölgelerin yanı sıra Eluhat şehrine (Eluhut olarak da bilinir; günümüzde Türkiye’nin Güneydoğusu’nda yer alır) değin uzanır. Ele geçirilen bölgelerdeki insanların büyük bir kısmı köle olarak satıldı ve sürgüne gönderildi. Mitanni daha sonra tamamen Assur İmparatorluğu’na karışmıştır ve yavaş yavaş tarihten silinmiştir.

Dipnotlar

[1] Gwendolyn Leick (d. 1951), Mezopotamya tarihi hakkında çok sayıda kitap kaleme almış İngiliz tarihçi ve Assurolog’tur.  (çn)

[2] Deva: Tanrı, göksel varlık. (Korhan Kaya, Buddhistlerin Kutsal Kitapları, İmge Kitabevi Yayınları, 1999, s. 180.) (çn)

[3] Sümerler dört tekerlekli araba kullanırken Mitanni halkı iki tekerli araç kullanımına geçmiştir. (çn)

[4] Nihriya Savaşı: Assur ve Hitit arasında gelişen ve Mitanni topraklarıyla hasebiyle başlayan bir savaştır. Hitit İmparatorluğu bu savaşta ağır bir yenilgi almıştır. Bu savaşın ardından Hitit İmparatorluğu’nda iç sıkıntılar (sivil ayaklanmalar) baş göstermiştir ve bu savaş, imparatorluğun gerilemesinin başlangıcı olmuştur. (çn)

Editör: Arman Tekin

Kaynakça

Yazının Orijinali İçin:

Joshua J. Mark / Ancient History Encyclopedia

https://www.ancient.eu/Mitanni/ 

Related posts

Leave a Comment