Yazar: Paul Moynihan
Çeviri: Gizem Korkmaz
İrlanda edebi tarihinde pek az yazar William Butler Yeats kadar büyük ölçüde bilinir ve saygı görür. 1865 yılında Dublin’de doğan Yeats, 1923 yılı Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazanması ve gelecek şair kuşaklarının üzerinde yarattığı etki ile tüm zamanların en iyi yazarlarından biri haline geldi. Ancak onun kelimelerinin güzelliğinin ardında mistik, paranormal ve okült’e olan esrarengiz düşkünlüğü gizlidir. Bu hayatın karanlık yüzüne olan takıntısı çok erken yaşlarda başlamıştı ve Yeats hayatının büyük bir bölümünü doğaüstü hakkında epeyce bilgi sahibi olmak adına okuyarak harcadı.
W.B. Yeats ve Hayalet Kulübü
Bu paranormale dair her şeye olan sevgi, 1911 yılında Yeats’in Londra temelli paranormal araştırma örgütü olan Hayalet Kulübü’ne (Dünya’da bu tür örgütler içerisinde en eskisi olduğuna inanılmaktadır) katılmasına sebep olmuştur. Toplantılara düzenli olarak katılmış, meslektaşları ile sayısız spiritüelist[1] deneyler sergilemiştir. Bu süre içerisinde Hayalet Kulübü ile doğaüstü üzerine olan çalışmaları, birçok sıra dışı olaya sebep olmuştur; 1913 yılında Yeats, Leo Africanus (Rönesans döneminden bir yazar ve coğrafya uzmanı) adında bir ruh ile iletişime geçmeye başlar. Yeats, kendisinin “daimon”u[2] veya bu tür bir rehber ruhu olarak Africanus’un, onunla ruhsal yazışma eylemleri aracılığı ile iletişim kuracağından bahsetmekteydi. Bu işbirliği Yeats’e ilham vererek paranormali anlamaya yönelik kovalamacasını daha da ileriye taşımasıyla yıllarca sürer. 1914 yılında nesneleri yoktan var ettiğini iddia eden bir medyumu araştırmak üzere Fransa’ya seyahat etti. Bunun bir dolandırıcılıktan başka bir şey olmadığı ispatlanmasına rağmen, Yeats yolculuğunu bir zaman kaybı olarak görmedi. Doğaüstüne olan tutkusunun sınırları yok gibiydi. Hayalet Kulübü, her ne kadar Yeats’in en başarılı paranormal uğraşlarını temin etse de onun okült uygulamaları 20 yıl öncesinde başlamıştı. İlk ruh çağırma seansına 1888 yılında katıldı ve söylenilenlere göre seans sırasında çeşitli dillerde konuşarak ve masaya başını vurarak içine ruh girmiş gibi davrandı.
Yeats Altın Şafak Hermetik Cemiyeti’ne Katılır
1890 yılında Yeats, her türlü okült faaliyetler üzerine çalışmayı ve bunları uygulamayı amaçlayan bir grup olan Altın Şafak Hermetik Cemiyeti’ne katıldı. Cemiyete girişi için kendisinden “Daemon est Deus inversus.” sloganını kabul etmesi istendi. Türkçe’ye çevirdiğimizde bu deyiş “Şeytan baş aşağı döndürülmüş Tanrı’dır” anlamına gelir. Cemiyet, adı çıkmış ünlü üyelerinden biri olan Aleister Crowley’nin “Dünya’daki en aşağılık adam” olarak afişe edilmesi nedeniyle kötü bir şöhret kazanmıştır. Oysa Crowley’nin karanlık uygulamaları onu Yeats’in bir düşmanı haline getirecektir. İki adam asla aynı kanaatte olmamıştır. Yeats’in cemiyetle bağı ile ruhsal alemde birçok kişisel keşfin kapısını aralamıştır. Bu deneyimler hakkında sayısız deneme yazmaya devam etmiştir. Büyüye ve ruhların çağrılmasına olan inancını yazmıştır. Cemiyetle olan çalışmaları 1913’te Dublin Psişik Araştırma Derneği’nden önce verdiği ve psişik olayların bir gerçekliği olduğuna dair hiçbir şüphesinin olmadığını belirttiği dersinin konusu haline gelmiştir. Ölülerle iletişim yeteneğinin gerçekliğine inanıyordu. Yeats’in üye dostları arasındaki popülerliği ve hevesi onu bir “üye yapan” haline getirmiş ve ilham perisi Maud Gonne ve oyuncu Florence Farr dahil pek çok insanın cemiyete katılmasını sağlamıştır. Belki de cemiyetin ona en büyük hediyesi, gelecekteki karısı ve üye dostu olan Georgie Hyde-Lees ile tanışması olmuştu.
Yeats Otomatik Ruh Yazımına Başlar
George olarak bilinen bu kadın psişik medyum Yeats’i otomatik yazım uygulaması ile tanıştırdı. Paranormale dair olan ortak ilgi alanları evliliklerinin temelini oluşturdu. George’ün yetenekleri Yeats’i hayretler içerisinde bırakmıştı. Bu “seansları” öbür taraftan edindiği gerçek meselelere dair tavsiyeler almak için kullandı ve bunlar onun 1925 yılında yayımlanmış olan A Vision adlı kitabının temelini oluşturdu. Yeats’in açıklanamayan dünyaya olan yolculuğu, 1939 yılında hayatının sonuna kadar devam etti. Büyülenmişliği şiir tarzını tetikledi, sonucunda insanlık tarafından bilinen en harika yazılardan bazıları ortaya çıktı. Yaptığı birçok ruhsal faaliyetlerin çalışmaları ve uygulamaları dönemi açısından çığır açıcıydı ve çok az insan onun keşfetmeye olan dürtüsüyle boy ölçüşebilirdi.
Orijinal yazı için:
https://www.spookyisles.com/2014/09/w-b-yeats-poet-and-paranormalist/
[1] Ruh çağırmayla uğraşan kimse. (ç.n.)
[2] Yahudi inancındaki kötü ruhlardan biri. (ç.n.)
İleri Okuma
William Butler Yeats, 2017, Kelt Şafağı, Çev. Ali Karabayram, Dedallus Yayınları, İstanbul