Hong Kong Dövüş Sanatları Filmlerine Tarihsel Bir Yolculuk
Dövüş Sanatları Yazarlar: Sek Kei, Rolanda Chu ve Grant Foerster Çevirmen: Büşra Erturan Hong Kong Dövüş Sanatları Filmlerine Tarihsel Bir Yolculuk Dövüş Sanatları: Kısa Bir Geçmiş Çin dövüş sanatlarının askeri stratejide ve konu olarak eğitimde kullanımı Zhuzi Baijia’ya (Qin Öncesi dönemden ve Erken Han Hanedanlığına kadar olan süredeki çeşitli düşünce ekollerinden) kadar uzanır ve Muharip Devletler Dönemi askeri metinlerinde kayıtlıdır. Doğa bilimleri ve dinin geleneksel Çin teorileri, efsaneler, gelenekler ve piktografik (resim yazısı) simgeler ile birlikte kendi askeri ve savunma amaçlarının ötesine geçirerek Çin Dövüş Sanatlarına dâhil edilmiştir. Dövüş sanatlarının gelişimi boyunca, kendini güçlendirme, tedavi edici egzersizler ve performans üzerine durulmuştur. Dövüş Sanatlarıyla birleşen müzik, dans ve akrobasi Çin Tiyatrosu’nda önemli bir yere sahiptir. Dövüş Sanatları yapmayan aktörler bile vücut hareketlerini artırmak ve geliştirmek için dövüş sanatları çalışmak zorundaydı. Dövüş Sanatları ayrıca aslan ve ejderha dansı gibi törensel kutlamalara da uyarlanmıştır ve sokak tiyatro gösterisinde yaygın öğelerdir. Çin Tarihinin Dönemleri M.Ö 1500-1100: Shang ya da Yin Krallığı 1100-722: Erken Chou Dönemi 722-481: Ch’un Ch’iu Dönemi 481-221: Muharip Devletler Dönemi 221-206: Ch’in Hanedanlığı MÖ. 206-MS 221: Han Hanedanlığı 221-265: Üç Krallık (San Kuo) 265-315: Tsin Hanedanlığı 316-589: Kuzey ve Güney İmparatorlukları (Nan Pei Chao) 589-618: Sui Hanedanlığı 618-907: T’ang Hanedanlığı 907-960: Beş Hanedanlık Dönemi (Wu Tai) 960-1127: Sung Hanedanlığı 1127-1280: Kin veGüney Sung Hanedanlıkları 1280-1368: Yuan (Moğol) Hanedanlığı 1368-1644: Ming Hanedanlığı 1644-1911: Ch’ing (Mançu) Hanedanlığı 1911-Günümüz: Cumhuriyet Sinemayla İlgili Örnekler Çin sinema sektörü, geleneksel değerler yok olduğunda -batı kültürünün kuşatması altında- yüzyılın başlangıcından hemen sonra kurulmuştur. Hem kültürel unsur olarak hem de günlük yaşantıda özgün dövüş sanatlarına olan ilgide düşüş yaşanıyordu. Erken sinematik anlatılarda, sahne sınırlarına uymaktansa, yapay, özgün olmayan öğeler kullanılmış; karakterler doğaüstünün yardımıyla büyülü dartlar kullanan, avuç içi (palm power) gücüne sahip, bariz olan tellerle uçuyormuş gibi yapan kılıç büyücüleriydi. Bu türde ilk büyük başarı Burning of the Red Lotus Monastery (1928) filmiydi ancak özgün Çin dövüş sanatları 1949’da Hong Kong’ta ilk Wong Fei Hong filmi yapılana kadar büyük oranda beyazperde de mevcut değildi. Wong Fei Hong Filmleri Wong Fei Hong, Qing Hanedanlığının sonları ve Cumhuriyet döneminin başlarında ünlü bir doktor ve dövüş sanatları ustasıydı. Wong’un 1924’te hayatını kaybetmesine rağmen, efsaneyi devam ettiren Kantonca (Güney Çin) filmlerinin başarısı nedeniyle efsanevi halk kahramanı olarak sevilerek anılır. 1949-1959 yılları arasında en az 62 Wong Fei Hong filmi üretildi. Eski dövüş sanatları filmlerindeki fantastik, sahne odaklı öğeleri reddederek, daha uygun dövüş sanatı biçimlerinden, özgün silahlardan ve otantik Çin stillerinden yana olmuşlardır. Bütün filmlerde Wong rolünü oynayan Kwan Tak-hing ve Wong’un baş ezeli rakibini oynayan Shek Kihn (Batı izleyicileri tarafından Enter the Dragon filminde Bruce Lee’nin düşmanı Mr. Han olarak bilinir) dövüş sanatları ustası olarak yetiştirilmişlerdir. Doğru dövüş sanatlarının Wong Fei Hon filmlerinde kullanımı, dövüş sanatları eğitmenini prodüksiyon ekibinin önemli bir üyesi haline getirmiştir. Seriler muazzam başarıları dışında; özgün Çin dövüş sanatlarını belgelemeye, tanıtmaya ve korumaya yardımcı olmuştur. Wu Xia Pian Mandarin dilinde bir terim olan wu xia pian köken olarak dövüş sanatları film türüne atıfta bulunmaktadır. “Wu xia” kahramanlık mücadelesi, “pian” ise film demektir. Wong Fei Hong filmleri dürüst değerleri ve ahlaki mesajlarıyla klasik wuxia filmlerini simgelese de; terim zamanla sonraki Wong Fei filmleri de dâhil olmak üzere, popüler kullanımla birlikte, nedensiz şiddet ve kahramanlık dışı mücadeleleri de içermişti. 1970’lerde kung-fu filmleri ortaya çıkmasıyla birlikte silahsız dövüş filmleri, kılıçlı ve silahlı dövüş filmlerinden ayırt edilmemişti. Mandarin Kantonca’ya Karşı Japon-Çin savaşı ve sonradan Komünistler ve Milliyetçiler arasında olan sivil savaş sırasında, anakara Mandarin’deki film yeteneği (Şangay merkezli), Hong Kong’a taşındı. Hevesleri ve daha iyi film yapma becerileri birleşince, Mandarin göçmenler hızla Hong Kong’daki Kanton meslektaşlarının yerini aldılar ve başarıları Hong Kong’un piyasayı Anakara Çin’e kaybetmesini telafi etti. Mandarin/Kanton ayrımını anlamak önemlidir. Bu terimler Çin dilinin konuşulan farklı lehçelerine karşılık gelir. Yazılı dildeki anlamı ise tüm lehçeler için evrenseldir. Bu yüzden Çincenin ilk zamanlarındaki sessiz filmlerinde (Çince metinle olduğu için), lehçeler arasında bir farklılık var olmamıştır. Sesin gelmesiyle birlikte, kaydedilen sesin Kantonca ya da Mandarince olması gerekliydi. İşitsel farklılığa rağmen, Çince altyazılar iki pazarın da filmlere ulaşmasını sağlıyor. Kanton ve Mandarin sineması aynı pazarı paylaşıyorlar ve bu yüzden bu stüdyoları farklı ülkelerin sinemaları olarak değil rakip stüdyolar olarak kavramak gerekir. Mandarin Dövüş Sanatı Filmleri Hong Kong’un Mandarin ağırlıklı sineması, wu xia filmlerinin (Kanton Wong Fei Hong filmleri de dâhil) şiddetini bilindiği üzere reddetti ve wen yi pian’la (edebi sanat filmleri), melodramla ya da kitap ve tiyatro uyarlamalarıyla övündü. 1960’larla birlikte Hong Kong toplumu, yeni ve eski ideolojilerin ve Doğu/Batı kültürünün melezi haline geldi. Sinema izleyicisi daha yeni konular isteyince, Mandarin film yapımcıları bu talebe özel efektleri ve başka yenilikleri içeren filmler üreterek cevap verdiler. Li Hanxing’in gerilim yaratmak için tiz ve yüksek ses efektleri kullanılan Enchanting Shadow (1960) gibi filmleri ve Yue Feng’in aktörlere yerçekimsiz atlıyormuş illüzyonu sağlayan trambolinlerin kullanıldığı The Swallow (1961)filmleriyle birlikte yeni tür başlamıştır. The Swallow filminde ayrıca, birçok çekim tersten basılarak kullanılmıştır. 1966’dan itibaren bu tür King Hu ve Shaw Brothers Prodüksiyonu (Shaw Kardeşler Mandarince konuşan, Şangay’dan Hong Kong’a göç eden film yapımcılarıydı) tarafından yapılan Come Drink with Me filmiyle birlikte olgunluk dönemine erişti. Film, yaratıcı sinematik tekniklerle kadim Çin dövüş sanatının zarafetini yakaladı. Chang Cheh’nin aynı yıl çıkan Magnificent Trio filmi, Japon Samuray filmlerinin etkisini gösterdi. 1967 ile de dövüş sanatları türü Hong Kong sinemasına hâkim oldu. King Hu ve Chang Cheh sırasıyla Dragon Gate Inn ve The One-Armed Swordsman filmleriyle bu türün yönetmenleri olarak başarı göstermeye devam ettiler. Mandarin dövüş sanatları filmleri, bugünden oldukça farklı olan dövüş sanatları dünyasının romantik vizyonunu öngörmüş, Hong Kong’un günümüz fantastik ve savaş filmlerinin gidişatını belirlemiştir. Sinemayla ilgili yeniliklerine ek olarak, King Hu ve Chang Cheh film karakterleri için yeni davranış kuralları geliştirmişlerdir. Wong Fei Hong’un Konfüçyüsçü duruşundan uzaklaşan filmler, Budist ve Taocu tutuma doğru yöneldiler. Önceki kahramanlık fimleri (wu xia pian) karmaşık ilişkileri ve olayların ölçülü bir nedenselliğini ortaya koyarken, Mandarin dövüş sanatları kılıca dayalı düelloya, romantizme ve en ufak bir sebepten çıkan gerçekdışı dövüşlere vurgu yapmıştır. Kanla dolu düelloların sunumu filmlerin en önemli kısmıydı ve kılıç ustası kahraman da bu formülün ana unsuruydu. Kültür Devrimi Dövüş sanatları filmlerinin yeniden doğuşu, 1960’larda Çin’in Kültür Devrimi ile aynı zamana rastladı. Ayrıca Hong Kong da şiddet ve toplumsal kargaşayı yaşadı … Okumaya devam et Hong Kong Dövüş Sanatları Filmlerine Tarihsel Bir Yolculuk
WordPress sitenizde gömmek için bu adresi kopyalayıp yapıştırın
Sitenize gömmek için kodu kopyalayıp yapıştırın